Sürücü kurslarından sonra,
Özel eğitimde de çanlar çalıyor…
Kaza sebeplerinin araştırılması ile sürücü eğitiminin geliştirilmesi hususlarında en küçük ayrıntıları dahi değerlendiren bir hassasiyetle çalışmaktayız.
İstismarcılığın ülkemizde kurumsallaşması üzerine; özel eğitim konusunu mercek altına almış ve bu husustaki en önemli kriterleri ve tehlikeleri tespit etmiş bulunmaktayız. Bu bakımdan, konu ile ilgisi olan herkesin aşağıdaki uyarıları dikkatle değerlendirmesi gerekmektedir.
İşletmelerden gelen şikâyetler
Personeline; üstelik isim yapmış bazı kuruluşlardan “İleri Sürüş Eğitimi”, “Güvenli Sürüş Eğitimi” vb tanımlar altında aldıkları eğitimlerden memnun kalmadıklarından bahisle, vakfımızdan bu konuda destek bekleyen bazı işletmelerle, piyasadan özel direksiyon eğitimi alanların şikâyetlerinin yoğunlaşması, bu konunun da sürücü kursları örneğinde olduğu gibi, istismar edilmeye başlandığını göstermektedir. Üniversiteler nezdinde yaptığımız araştırmalar, bu konuda bir kitap hazırlamamıza da vesile olmuş bulunmaktadır.
Eğitilecek personelin profili
Özel sürücülük eğitiminin en önemli unsurunu, eğitim alacakların profili oluşturmaktadır.
Zira
1. Ülkemizdeki sürücü kurslarında eğitim verilmediği, sürücü belgesi alanların büyük bir çoğunluğu, genelde kendi başlarına, amatör bir yakınının yardımı ile, sokak aralarında sağa sola çarparak araç kullanmayı öğrendikleri bilinmektedir. Sürüş tekniklerinden yoksun, kaza riski bilincinden uzak olan ve “alaylı” diye tabir edilen bu kişiler, çok tehlikeli bir sürüş tarzına sahip olup, neredeyse tamamı potansiyel bir “Kaza Robotu”dur. Ancak bunun bilincinde olmadıkları gibi, heyecanını yenip, araç kullanmaya alıştıkları andan itibaren de kendilerini “pilot” zannetmeye başlarlar. Temel anlayış maalesef budur.
2. Mesleğini şoförlük olarak seçenlerin büyük bir çoğunluğu ilkokul, daha az bir oranı ise lise mezunudur. Bunların oluşturduğu grubun başka bir mesleği olmadığından dolayı, araç kullanmak tek “marifet”leridir. Elbette hepsi için söylenemez ancak, çoğunluğu, (özellikle Epitik ve Siklotomik Karakterler) “o” marifetleri ile gurur duyar, “o”nunla övünür ve “o”nu “satarlar”. Bu gibi insanları “en iyi bildiği”(!) bir konuda tekrar eğitime ikna etmek oldukça zordur.
3. Büyük işletmelerin satış ve pazarlama departmanlarında araç kullanan personelin çoğunluğunu üniversite mezunları oluşturmaktadır. Genellikle bu tür personel; yüksek eğitimin kazandırdığı olgunluk ve tevazu gereği verilen kararlara itiraz etmez, dedikodu yapmazlar. Ancak; eğitim almak üzere gittikleri yerlerde de haklı olarak mükemmeli ararlar. Elit hocalardan eğitim almaya alışkın olan bu kişiler, kendilerine sürücü eğitimi verecek olanlarda da ister istemez bir formasyon, bir vizyon, bir kalite görmek isterler. Karşılarında, “hocam” diye hitap edeceği kişilerde farklı bir nitelik, bir kültür ararlar. “Şoför” tarzında insanların “hocalık” yaptığını görünce, onlar da eğitimden soğur, ancak nezaketleri gereği bunu hissettirmemeye çalışırlar.
4. Ülkemizde motorlu taşıt kullanmak, her nedense bir marifet gibi algılanmaktadır. Bu sebeple, zaten araç kullanmakta olanlara aynı konuda tekrar eğitim vermeye kalkmak, kimilerine göre küçük düşürücü bir anlam taşır. Zira bu kişiler, önceleri (genellikle) etrafındakilere “trafik ortamındaki kahramanlıklarından” bahsetmiş oldukları için, özel eğitim kararı birçoğunun “bilgiçliğine” dokunur. Haberi alınca, “bu da nerden çıktı”? tarzında isyankâr davranışlarda bulunur, diğer arkadaşlarını da etkilerler. Üst yönetimin pek haberdar olamadığı bu tepkiler basit gibi görünür ve daima gözden kaçar. Halbuki çevreye yayılan bu negatif enerji, alınan karara bir dinamit etkisi yapar ve eğitimin en önemli unsuru olan “güven psikolojisini” ta baştan bloke eder.
5. Hal böyle olunca, bu tarz katılımcılar eğitimi pek ciddiye almazlar. İşletmenin harcayacağı parayı hiç düşünmeden, burada geçirecekleri zamanı, kimileri iş yerinden uzaklaşmak, kafa dinlemek ve değişik bir ortamda, değişik bir meşgale olarak algılar, eğitim sürecini bir tür eğlence gibi değerlendirirler.
6. Siklotimik veya Epitimik karakterlere ise mümkün değil böyle eğitimleri kabul ettiremezsiniz. Onlar her hal ve şartta kendi hayatlarını yaşar, bildiklerini okurlar.
7. Ödenen yüklü paralara rağmen, çok sık yaşanan yukarıdaki problemlerden dolayı özel eğitimler; genellikle beklenen seviyede yararlı olamamaktadır.
8. Görüldüğü gibi handikap çok yönlüdür ve işin içinden çıkmak, uzmanlık gerektiren bir konudur. Kişilikleri daima değişkenlik arz eden insan topluluklarını kategorize edip, yeknesak bir eğitime tabi tutmak; Kanser, verem, siroz, ülser, şeker vb hastalara aynı tedaviyi uygulamak gibidir. Kısacası özel eğitimler, her insan için yararlı olmayabilmektedir. Özellikle Siklotimik ve Epitimik karakterleri bunlardan ayırıp, özel rehabilitasyonlara tabi tuttuktan sonra, onlara uygun eğitim programları uygulamak gerekmektedir. Aksi takdirde hem onlar için ödenen paralar boşa gitmekte, hem de bu kişiler diğerlerini de etkileyerek, adeta eğitimi zehirlemektedirler. Piyasadaki özel eğitim veren kuruluşların hiçbiri bu konuyu bilmediği gibi, bilseler de işlerine gelmez, kursiyer sayısının çokluğuna bakarlar.
Piyasada özel eğitim verenler sadece kârlarını düşünür, masraf ve zaman gerektirdiği için de AR-Ge çalışmalarına önem vermezler. Vakfımızın çalışma felsefesinde ise Ar-Ge, özellik ve öncelik arz eder. Bunun için de hiçbir harcamadan kaçınmaz, misyonu gereği bu konularda hem ulusal, hem de uluslararası boyutta titizlikle çalışır.
Bu nedenle özel eğitim almak isteyen kişi veya kuruluşların, hiçbir yerle irtibata geçmeden, öncelikle vakfımıza müracaat etmeleri hem kendilerinin, hem de başkalarının yararına olacaktır.
Ehliyetliler için özel direksiyon eğitimi
Eğer özel direksiyon eğitimi almak istiyorsanız ve İstanbul’da oturuyorsanız, adresiniz nerede olursa olsun, kesinlikle vakfımıza müracaat etmeniz gerekmektedir. Zira; gerek sürücü kurslarından, gerek piyasadan aldıkları eğitimler esnasında, tacize uğrayan bayanlar başta olmak üzere, bayan-erkek her kursiyerin sayfa dolusu şikâyetleri, bu konuda herkesin çok daha fazla dikkat göstermesini ve seçici davranmasını gerekli ve zorunlu kılmaktadır.
Özel direksiyon eğitimi almak isteyen ehliyetliler de, vakfımızın bu konudaki çalışmalarından yararlanabileceklerdir. |