19 Nisan 2024 Cuma
 
BAŞLIKLAR
Anlamlı Sözler

Görgü Kuralları

Kültürlerimiz

Meydan Dergisi

Protokol Kursu Notları

Sofra Kültürü

Şiirler

Türk Milleti

Ülkeleri Tanıyalım

Yiyecek ve İçecekler

Yöneticilik

 
Anasayfa
 
Anket
TRAFİKTE EN ÇOK HANGİ SÜRÜCÜLERDEN RAHATSIZ VE TEDİRGİN OLUYORSUNUZ?
 
Dondurma, buza hayat veren tat
 
Dondurma, buza hayat veren tat

Fatoş Vayni

Tarihin ilk çağlarında farklı lezzet arayışı içinde olan insanların; kar, çeşitli meyveler ve bal karışımından elde ettikleri büyülü yiyecek. Dondurma... Ferahlatıcı, serinletici ve mutluluk veren bu tat, insanları büyülemeye devam ediyor.

“Roma imparatoru Neron, savaşçılığıyla olduğu kadar boğazına düşkünlüğü ile de tanınırmış. Gladyatör dövüşlerini seyrederken, kendisine lezzetli yiyecekler sunan çeşnibaşlarını ödüllendirirmiş. Çeşnibaşlarından biri, bir gün dağın zirvesinden topladığı karları bir kaba sıkıştırarak doldurmuş. Üzerine bal ve çeşitli meyve parçaları dökerek, imparatora sunmuş. Neron, o güne kadar hiç tatmadığı bu yiyeceği çok sevmiş. Ertesi gün de köle ordusunu kar toplamaya göndermiş. Karın üzerine bal ve ezilmiş meyve döktürerek, tarihin ilk dondurmasını hazırlatmış.”

Tarihi çok eskilere dayanan dondurma hakkındaki ilk bilgiler mitlere dayanıyor. ilk olarak nerede ve kimler tarafından yapılmış olduğu konusunda farklı bilgiler ve efsaneler olan dondurma kimi kaynaklara göre ilk defa Çinliler, Hintliler ve Romalılar tarafından yapılmış. Bazıları ise dondurma hakkında en eski kayıtların Persler’e kadar uzandığını söyler. Daha az kabul gören bu ikinci görüşe göre, yüksek dağların tepsinde kazılan çukurlarda biriktirilen karlar, kaymak, bal ve diğer tatlandırıcılarla karıştırılır, sonra bu karışım yine karlarla örtülür, özel olarak bu iş için seçilmiş koşucu tarafından krala sunulmak üzere yemek sonuna yetiştirildi.

17. yüzyılda Avrupa, pek çok farklı gıda çeşidine olduğu gibi dondurmaya da alışmaya çalışıyordu. O dönemlerde buz olarak satılan ürün, çoğunlukla su buzundan oluşuyor ve tarifleri, tüketimi popülerleştirmek amacıyla Fransa ve Büyük Britanya’da yayınlanıyordu.

19. yüzyıl boyunca Londra, Paris ve New York gibi kentlerde dondurma üreticileri çoğaldı ve yine bu yıllarda sözü geçen bölgelerde dondurma yaygınlaşmaya başladı. Yine bu dönemde, teknolojideki yeni ilerlemeler dondurma sektörünün gelişmesine olanak tanıdı ve homojenleştiricinin piyasaya çıkması ile kremanın yerine daha uzun ömürlü ürünler kullanılabilmesi ve dondurmaların kalitesinin arttırılması mümkün oldu.

Amerikan Ekolü

İlk dondurma fabrikaları Amerika’da 19. yüzyılın ikinci yarısında kurularak sektörün hızlı gelişimini de başlattı. Bu süreçte hijyen standartları da gelişti ve aynı döneme rastlayan dondurma külahının kullanımı da müşterilerin satın alabileceği dondurma çeşitlerinin artmasına yol açtı. 1920’lerde piyasaya giren Popsickles ve Eskimo Pie dondurmaları ile ilk olarak Amerika’da, sonra da tüm Avrupa’da tüketicilerin dondurmaya bakışında yepyeni bir dönem başladı. Eskimo Pie, en sevilen iki aromayı, kakao-vanilyayı alüminyum folyo pakette buluşturdu. Bu iki aromanın buluşması ve farklı ambalajı Eskimo Pie’ı bir gecede zafere taşıdı. Yeni dondurma satış noktaları da yine bu dönemde ortaya çıktı. Örneğin; sinema araları ve araba alımlarındaki artışa bağlı olarak yol kenarı restoranlarında dondurma satışı, bu dönemde popüler hale geldi.

Dondurma kısa sürede, dünya dondurma sektörü için örnek haline gelen, Amerika’da günlük yeme alışkanlıklarının bir parçası oldu. Avrupa’da endüstriyel üretim 1920’lerde, başta İngiltere, İrlanda, Danimarka ve Almanya gibi, dondurmanın gitgide büyüyen popülaritesini kapitale dönüştürmek için bu alanlarda iş kuran pek çok girişimciye ev sahipliği yapan uluslarda başladı. Bu dönemde İtalya’da dondurma üretimini engelleyen Mussolini Rejimi, dondurmanın İtalya’daki gelişiminin önüne geçti. Buna rağmen, İkinci Dünya Savaşı sonrasında İtalyanlar, pazara giren birkaç büyük üretici sayesinde dünya ile arayı kapattı.

1920’lerde, Amerikan girişimcilerinin aracılığıyla Şangay ve Manila gibi bölgelerde de dondurma üretimi başladı. Aynı dönemde Japonya’da da Amerikan makineleri kullanılarak dondurma fabrikaları kuruldu. Dolayısıyla Japonlar, dondurmalarını ülke çapında gelişmiş ağ sistemleriyle satarak geliştiler ve Asya’nın geri kalanından çok daha hızlı bir şekilde dünya dondurma sektöründe kabul görerek yerlerini aldılar. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Avrupa dondurma sektörüne damgasını vuran ülke İsveç oldu. İsveç, savaş sonrasında muazzam bir artış yakaladı ve tüketiciler, aile boyu dondurmalarını saklamak için seve seve dondurucular ve buzdolapları kullanmaya başladı.

Modern çağda dondurma

Unilever, 1950’ler boyunca dünya dondurma sektöründe kalite standartlarını belirleyen, heyecan verici gelişimlere öncülük etti. Unilever tarafından piyasaya sürülen en başarılı buluşlardan biri, ilk olarak Unilever’in İtalyan şirketi Algida tarafından 1959’da üretilen Cornetto oldu. Unilever o gün itibari ile sektörün yenilikçilik alanındaki liderliğini üstlendi ve bu konumu korudu.

Türkiye’de dondurma sektörü
Türkiye’de yüzyıllar öncesinden gelen şerbet -kar ya da buzla soğutulmuş tatlı içecekler- içme alışkanlığı vardı.13. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk zamanlarından beri buz yüksek Anadolu düzlüklerinden toplanıp buz mahzenlerinde depolanırdı. 17.yüzyılda kar ticareti yapan “karcı”lar İstanbul’da önemli bir profesyonel gruptu. Kar Anadolu’dan diğer bölgelere katırlarla konsantre üzüm suyuyla karıştırılmak üzere nakledilirdi. Buz ve karın temin edilmesine karşın ice-cream özellikle yakın bir tarihe kadar, belki de 17. yüzyıla kadar yenilmezdi. Türkiye’nin “dondurma” adındaki kendine özgü tipik ice-cream’ı vardı. Keçi sütü, şeker ve sahlepten yapılmaktaydı. Hindistan’daki kulfi gibi.

“Dondurma” çok kalın olduğu için bir kancaya asılır ve porsiyonlar halinde büyük bir bıçakla kesilir ve metal tabakta baklavayla birlikte çatal bıçakla yenirdi. “Dondurma” için kesin bir tarif yoktu. Ağızdan ağıza, bir nesilden diğerine aktarıldı.

1990’da dondurma tüketimi geniş boyutlara ulaştı. Fakat kişi başına tüketim 0.5lt’ydi. Bu oran diğer ülkelerdeki tüketimin altındaydı. Nedeni ise Türk tüketicilerin dondurmanın boğaz ağrısı yaptığına inanmalarıydı..

 
Geri
 
 
Anasayfa | Kullanım Şartları | İletişim
© Copyright 2007 TÜTEV. Türkiye Trafik Eğitimini Geliştirme ve Kazaları Önleme Vakfı Designed & Consulting by Extreme Medya